Retina, Latince’de ağ anlamına gelmekte olan “rete” kökünden türeyen bir kelimedir. Görme sürecinde göz içindeki son aşamayı ifade etmektedir. Görüntülerin algılanması için, beyin tarafından yorumlanabilir nitelikte elektrik sinyallerine dönüşmesi gerekmektedir.

Bu olay, “retina” sayesinde gerçekleşmekte olup, retinanın çeşitli nedenlere bağlı olarak işlevini kaybetmesi gibi durumlarda bu yapının fonksiyonu bozulur ve görme süreci bu durumdan olumsuz etkilenir.

Retina Nedir? Retinanın Yapısı Nasıldır?

Retina göz küresinin en arka kısmında yer almakta olan duyusal bir ağ tabakası olarak tanımlanabilir. Retina içerisinde ışığa duyarlı milyarlarca görme hücresi yer almaktadır. Retina kalınlığı 0,1 mm ile 0,5 mm arasında değişmektedir.

Yarı saydam bir görüntüye sahip olan retina, pembe ve kırmızı arasında bir renge sahiptir. Retina tabakası göz duvarının arkasını tamamen kaplayacak büyüklüktedir. Birbirinden ayrı 10 farklı katmandan oluşur ve göz küresine tamamen yapışık bir halde bulunur.

Retinanın yapısında koni ve çubuklar şeklinde ikiye ayrılan 2 çeşit fotoreseptör hücresi yer almaktadır. Retinada yer almakta olan bu hücreler, ışık enerjisini işlenebilir olan ve daha sonra görme sürecinin tamamlandığı beyne iletilen elektrik sinyalleri haline getirir. Retina yapısında yer alan çubuk şeklindeki hücreler, siyah – beyaz görüşü sağlarlar ve düşük ışık altında görme işlevinin yerine getirilmesinden sorumludurlar.

Retina İşlevini Nasıl Yerine Getirir?

Retina bölgesi, dış ortamdan gelmekte olan ışık ve çeşitli görüntülerin algılandığı bölge olarak açıklanabilir. Retina tabakası üzerine ters olarak düşen görüntüler beynin ilgili bölümüne doğru iletilir ve beyinde bu iletileri yorumlar. Bu sayede görme işlevi başarılı bir şekilde yerine getirilmiş olur.

Kornea ve göz içi lens bölgesinden geçen ışığın düştüğü ve merkezi görme işlevini yerine getirmekten sorumlu olan bölge ise makula olarak bilinmektedir. Makulanın merkezindeyse fovea olarak isimlendirilen küçük bir alan bulunur. Bu alandaysa sadece koni hücreleri yer alır. Retinada maksimum görme netliği ve keskinliğinin sağlanabilmesi, renkli görme işlevinin yerine getirilmesiyle sorumlu bölgedir.

Retina Hastalıkları Nelerdir?

Retina hastalıkları birçok kişi tarafından araştırılan ve merak edilen bir konu olarak öne çıkıyor. Retina dokusu ya da çevresinde yaşanan çeşitli hastalıklar, retina üzerinde yer alan ağ dokularından birisinde ya da retinanın belirli bir bölgesinde ortaya çıkabilmektedir. Bu noktada ortaya çıkacak hastalıklar bölgeyi etkileyebileceği gibi başta damar dokuları olmak üzere çevre dokuları da etkileyebilmektedir. Retina hastalıkları şu şekilde listelenebilir;

  • Şeker ya da yüksek tansiyon hastalıklarına bağlı olarak gelişen kanamalar,
  • Retina üzerinde yer alan damar ağı içerisinde yaşanan, çeşitli nedenlerden kaynaklanan kanamalar
  • Retina üzerinde yaşanan minimal yırtıklar
  • Sarı nokta hastalığı ya da diğer bir ismiyle yaşa bağlı makula dejenerasyonu
  • Doğumsal kaynaklı retinal hastalıklar
  • Retina altı bölgede sıvı ve ödem birikmesi
  • Makula bölgesinde oluşan delikler
  • Yüksek dereceli miyopa bağlı olarak gelişen komplikasyonlar
  • Retina yüzeyi ya da etrafında ortaya çıkan iyi / kötü huylu tümörler
  • Retinitis pigmentosa (Tavuk karası hastalı)
  • Göz travmalarına bağlı olarak genel göz yapısında hasarlar gerçekleşmesi

Retina Hastalıkları Hangi Nedenlere Bağlı Olarak Ortaya Çıkar? Belirtileri Nelerdir?

Retina hastalıkları birçok farklı nedenden kaynaklanabilmektedir. En sık karşılaşılan retina hastalığı nedenleri şu şekilde sıralanabilir;

  • Doğumsal ya da kalıtsal kökenli çeşitli hastalıklar
  • Damar sisteminde yer alan çeşitli yapısal ya da fonksiyonel bozukluklar
  • Diyabet ya da hipertansiyon gibi sistematik rahatsızlıklar
  • Yaşın ilerlemesine bağlı olarak gelişim gösteren makula dejenerasyonu
  • İlaç kullanımına bağlı olarak gelişmekte olan retinal hasarlar
  • Retina yırtıkları ayrılması ya da göz içerisinde gelişen tümörler

Retina hastalıkları belirtileri genellikle bazı karakteristik özellikler taşımaktadır. Bu yüzden diğer göz hastalıklarına göre tespit edilmesi daha kolay olarak bilinmektedir. Belirtiler genellikle kişi tarafından anlaşılabilecek kadar açık bir şekilde gelişmektedir. Bu belirtilerin ortaya çıktığı anda, kişinin kendisinde retinal hastalıklarını var olduğunu düşündüğü anda uzman hekime başvurması son derece önemli bir nokta olarak öne çıkmaktadır.

Erken tanı ve buna yönelik olarak uygulanacak tedavi yöntemleri sayesinde kalıcı görme kaybı gibi bozuklukların önlenmesi ve göz sağlığının mümkün olan en üst düzeyde korunması sağlanabilecektir. Retina hastalıklarında görülen belirtileri genel olarak şu şekilde sıralamak mümkündür;

  • Görüş alanında ani bir şekilde beliren siyah renkli, nokta şeklinde uçuşan cisimler ortaya çıkması
  • Tek gözde ya da her iki gözde de yaşanan ani ışık belirmesi
  • Miyop ya da astigmat gibi görme bozuklukları olmamasına karşın bulanık bir görüş ortaya çıkması
  • Periferik görüş kabiliyetinde aşamalı olarak azalmaların gerçekleşmesi
  • Görüş alanı içerisinde aşamalı olarak gerçekleşen gölgelenmeler
  • Özellikle de düz çizgilere bakarken yaşanan eğilme ve bükülmelerin meydana gelmesi
  • Renklerin normalde olduğundan daha soluk bir şekilde görülmesi
  • Daha net ve keskin bir görüş için normalden daha fazla ışığa ihtiyaç duyulması
  • Çok ve kaliteli ışıklı bir ortamdan daha az ışıklı bir ortama geçiş yapıldığı anda görüş keskinliğinin düşmesi, görmede zorluk yaşama ya da görüşün normalden daha fazla bulanık bir hal alması

Sarı Nokta Hastalığı

Sarı nokta hastalığı ya da bilimsel ismi ile yaşa bağlı makula dejenerasyonu, retina üzerinde yer almakta olan sarı nokta olarak adlandırılan, makula bölgesinde meydana gelmektedir. Bu bölgede yer alan fotoreseptör hücrelerinin ileri seviyede yitirilmesi ile birlikte ortaya çıkan bir kayıptır.

Özellikle de 55 yaş üstündeki hastalarda yaşanmakta olan görme kayıplarının önemli bir nedeni olarak kabul edilmektedir. Hastalık genellikle sürekli ilerleyen bir yapıya sahiptir. Fakat tamamen körlük gibi bir durumla sonuçlanması da ihtimal dahilinde kabul edilmemektedir.

Görüşte bulanıklıkların yaşanması, düz çizgilerin eğik bir şekilde görülmesi ve ince detayların görülmemesi ya da görülmesinde zorluk yaşanması en fazla karşılaşılan sarı nokta hastalığı belirtileri arasında kabul edilmektedir.

Sarı nokta hastalığının erken dönemde teşhis edilmesi, etkin bir tedavinin uygulanabilmesi açısından son derece önemli bir nokta olarak öne çıkmaktadır. Hastalığın ilerleyişinin yavaşlatılması açısından antioksidan gıda takviyesi yapılması ya da göz içine enjeksiyon yapılması gibi tedavi yöntemleri izlenmektedir.

Ek olarak uygun durumdaki hastalar için macro – vision / makrovizyon olarak bilinen, göz içine yerleştirilen lensler de tedavi yöntemleri arasında yer almaktadır. Bu tedavi yapılmadan önce simülasyon testi uygulanır. Bu simülasyon sayesinde hastanın görmesinde yüzde kaçlık bir düzelme elde edilebileceği belirlenmiş olur.

Sarı Nokta Hastalığı Nedenleri

Sarı nokta hastalığı nedenleri farklılık göstermektedir. Sarı nokta hastalığı birçok nedenden kaynaklanabilir olsa da en çok rastlanan nedenleri şu şekilde listelemek mümkündür;

  • Özellikle de yaşın 55’i geçmiş olması (sarı nokta hastalığının en sık karşılaşılan nedeni olarak kabul edilmektedir)
  • Aile içerisinde sarı nokta hastalığının görülmesi ya da kalıtsal yatkınlık
  • Beyaz ırka mensup kişilerde sarı nokta hastalığı daha sık görülür
  • Sigara kullanımı

Sarı Nokta Hastalığı Risk Faktörleri

Sarı nokta hastalığı risk grubu daha önce de ifade ettiğimiz gibi özellikle de 55 yaşın üstündeki kişilerdir. Genel olarak risk faktörleri ise şu şekilde öne çıkmaktadır;

  • Cinsiyetin kadın olması (istatistiksel olarak bakıldığında sarı nokta hastalığı kadınlarda daha fazla görülmektedir.
  • Yüksek kolesterol ya da diyabet gibi kronik rahatsızlıkların varlığı
  • Kan basıncının normalden daha yüksek olması
  • Açık tonda göz rengine sahip olmak
  • Miyop ya da astigmat gibi göz hastalıklarına sahip olmak
  • Kalp ve damar yollarına ilişkin hastalıklar
  • Güneşe normalden daha fazla maruz kalmak
  • Beslenme düzeninde balığa yeteri kadar yer verilmemesi

Diyabetik Retinopati

Diyabetik retinopati ülkemizde ve dünyada en sık karşılaşılan körlük nedeni olarak bilinmektedir. Şeker hastalığının ilk başlangıcının ardından 10 yıl geçmesiyle birlikte ortaya çıkabilmektedir. Retina bölgesinde yer almakta olan kan damarlarının yapısının bozulması ya da yapısal değişikliklerin gerçekleşmesiyle birlikte ortaya çıkmaktadır.

Hastalık özellikle de kılcal damarların tıkanması şeklinde kendini göstermektedir. Retina farklı türlerde hasarların meydana gelmesine neden olabilmektedir. Genel olarak hastalığın başlangıç aşamasında görme kaybı durumlara rastlanılmaz fakat hastalığın ileri aşamalara geçmesiyle birlikte görme yetisinin tamamen yitirilmesi ihtimaller dahilinde kabul edilmektedir. Bu nedenle tıpkı sarı nokta hastalığındaki gibi erken teşhis son derece önemli bir nokta olarak karşımıza çıkmaktadır.

Hastalığın ilerleyişinin kontrol altına alınması ve körlük gibi komplikasyonların gelişmemesi adına kilo ve kan şekerinin kontrol altına alınması, düzenli bir şekilde takip edilmesi son derece önemli bir noktadır. Ayrıca retinada yeni damarların oluşması da muhtemeldir.

Bu noktada damar oluşumunun engellenmesi için lazer tedavisi uygulanması gerekebilir. Göz içi kanama gibi komplikasyonlar gelişmeden önce tedaviye başlanması daha doğru olacaktır. Bu sayede tedavinin başarı oranı ciddi anlamda arttırılmış olur. Ayrıca şiddetli kanamanın görüldüğü vakalarda lazer tedavisi tercih edilmemektedir.

Retina hastalıkları hakkında sorularınız için bize Whatsapp iletişim hattımızdan ulaşabilirsiniz.

whatsapp iletişim hattı

Retina Dekolmanı

Retina dekolmanı retina dokusunun birlikte olduğu ve beslediği doku ile birbirinden ayrılmasıyla ortaya çıkan duruma verilen addır. Ani bir şekilde gelişim göstermekte olan bir hastalıktır. Acil bir şekilde müdahale edilmediği takdirde kalıcı körlük gibi komplikasyonların görülme ihtimali vardır. İlerleyici bir yapıya sahip olan retina dekolmanı şu belirtilerle kendini göstermektedir;

  • Uçuşan siyah noktacıklar
  • Gözde ani şimşek çakması şeklinde ortaya çıkan görüntüler
  • Özellikle de düşük ışık altında bulanık görme
  • Görme alanında belirgin bir şekilde daralmanın ortaya çıkması

Hastalık farklı tiplerde görülmektedir. En yaygın tip olan Eksudatif tipin tedavisinde göz içine enjeksiyon yöntemi kullanılmaktadır. Diğer türlerin ortaya çıkışındaki en büyük neden ise retina dokusu üzerinde yer alan dokularda meydana gelen yırtılmalar olarak bilinmektedir. Bu tip durumlarda cerrahi müdahale gereksinimi ortaya çıkabilmektedir.

Eğer cerrahi müdahale ihtiyacı bulunuyorsa mümkün olan en kısa sürede gerçekleştirmelidir. Hastalık ilerledikçe ameliyatın başarı oranında düşüş görülür. Her ne olursa olsun belirtileri taşıdığınızı düşünüyorsanız acilen uzman hekime başvurmalısınız. Erken tanı, hem kalıcı körlük gibi komplikasyonların önlenmesinde hem de başarılı tedavi uygulanmasında son derece kritik bir öneme sahiptir.

Retinitis Pigmentosa

Gece körlüğü ya da tıbbi adıyla niktalopi gözün iyi aydınlatılan bir ortamdan karanlık bir ortama geçişte uyum sıkıntısı yaşaması olarak açıklanabilir. Retinis pigmentosa tamamen genetik faktörlere dayanan bir hastalık olarak bilinmektedir.

Hastalığın görme kaybı gibi ciddi komplikasyonlara neden olmadığı görülmektedir. Retinis pigmentosa, destekleyici ilaç takviyeleri kullanılarak seyri hafifletilebilen bir hastalıktır. Etkin tedavi yöntemleriyle yaşam kalitesini arttırmak mümkündür.

Retina Muayenesi Tanı Yöntemleri

Retina hastalıkları tanısı muayene esnasında kullanılan çeşitli yöntemlerle konulmaktadır. Retina muayenesinde ilk olarak görme muayenesi, göz içi basınç ölçümü ve biyomikroskobik muayene uygulanır. Ayrıca retina muayenesinde daha doğru inceleme yapılabilmesi adına göz bebeğini büyütücü niteliğe sahip olan göz damlaları kullanılmaktadır.

Retina hastalıklarından şüphelenilen bireylere şu testler uygulanabilir;

  • Göz dibi muayenesi
  • Amsler grid testi
  • FFA
  • ERG
  • OCT
  • EOG
  • ICG

Instagram’da bizi takip etmek için tıklayınız.

İnstagram