Pterjium ya da halk arasında bilinen ismiyle göz eti başlangıçta hafif damarlı bir yapıya sahip olup ilerleme gösterdiği süreç esnasında kornea tabakasına tutunur. Bu da korneanın çekilmesine neden olur ve sonucunda da astigmat kusuru ortaya çıkar.

Astigmatın sonucu olarak da bulanık görme şikayeti ortaya çıkmaktadır. Göz etinin göz bebeğine kadar yürümesi durumunda ise kalıcı görme kaybı gibi sonuçlar ortaya çıkabilmektedir. Bu durum halk arasında gözde et yürümesi şeklinde de tasvir edilmektedir. Ameliyat, pterjium tedavisi için kullanılan tek yöntemdir. Ameliyatın ardında da sorunun tekrar etmemesi adına bazı önlemlerin alınması gerekecektir.

Pterjium Nedir?

Pterjium halk içerisinde kuş kanadı ya da göz eti gibi isimlerle biliniyor. Gözün beyaz tabakası olarak tanımlanan Sklera bölgesini örten konjonktiva dediğimiz zar tabakaya ait damar dokusunun normalin dışında bir biçimde kalınlaşması ve büyüyerek, gözün en dışını oluşturan kornea tabakasına yürümesiyle birlikte ortaya çıkmaktadır.

İlerleyen bu doku, fibrovasküler doku ismiyle de bilinmektedir. Söz konusu doku, ilerleme göstermeye başladığı andan itibaren hem gözün estetik yapısının bozulmasına hem de çeşitli görme kusurlarının ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Genel olarak gözün burun bölgesine daha yakın olan iç kısmında görülmektedir.

Pterjium her iki gözde de görülebilir. Bulaşıcı nitelik taşımayan bir hastalık olmakla birlikte bazı durumlarda cerrahi müdahale edilmesi gereksinimi ortaya çıkabilmektedir. Aksi takdirde kalıcı görme kaybı gibi durumların ortaya çıkma ihtimali doğacaktır.

Pterjium Belirtileri Nelerdir?

Pterjium belirtileri birçok kişi tarafından merakla araştırılan bir konu olarak karşımıza çıkıyor. En sık karşılaşılan belirtiler gözün iç kısmında beliren bir doku ve bu dokuya eşlik eden kaşınma, batma gibi şikayetler olarak biliniyor.

Hastalık gözün en ön yüzeyini oluşturan tabakada başlar ve gerekli müdahalenin yapılmadığı durumlarda korneaya kadar ilerleme gösterir. Zamanla astigmat kusurunun ortaya çıkmasına neden olan bu doku, görme problemlerini de beraberinde getirir. Bu belirtilere ek olarak aşağıdaki belirtiler de pterjium konusunda en sık karşılaşılan belirtiler olarak öne çıkmaktadır;

• Işığa bakarken zorluk çekme, ışığa karşı aşırı hassasiyet duyulması
• Banyodan sonra gözlerin kızarması
• Eğer hastada göz kusuru bulunuyor ve gözlük kullanıyorsa hastalığa bağlı olarak göz derecesinin hızlı bir şekilde ilerlemesi
• Yanma, batma, ağrı
• Gözde yabancı bir cismin olduğu hissiyatı
• Bulanık görme, gözlerin kuruduğu hissiyatının oluşması
• Özellikle de sık sık göz açıp kapatınca ortaya çıkan göz yaşarması

Pterjium Nedenleri

Pterjium ya da göz eti nedenleri merak edilen bir diğer konu olarak öne çıkıyor. Pterjium hastalığının nedeni kesin olarak bilinmemektedir. Fakat hastalığın ortaya çıkmasında en etkili etmen genetik faktörler olarak bilinmektedir. Gözümüze gelen tüm ışıklar, göz kapağı ve korneanın sahip olduğu yapıdan dolayı gözün buruna en yakın olan bölgesine toplanmaktadır.

Bu bölgeye güneş ışını gelmesine bağlı olarak göze temas eden ultraviyole ışınlar, bu bölgede yer alan limbal kök hücrelerine zarar verip, hücrelerin ölmesine neden olurlar. Konjonktiva ve kornea arasında bulunan limbus içerisindeki kök hücrelerin bozulmasıyla konjonktiva devreye girer ve ölümü gerçekleşmiş hücrelerin üzerinden atlayıp, kornea dokusuna yerleşir.

Pterjium özellikle de açık havada çalışan, tozlu ve kuru havaya maruz kalan kişilerde daha sık görülmektedir. Ayrıca sıcak hava gibi göz kuruluğuna neden olan tüm faktörler pterjium gelişiminin nedenleri arasında kabul edilmektedir. Ayrıca kronik kirpik iltihabına sahip kişilerde de pterjiuma daha sık rastlandığı görülmektedir.

Alerjik göz hastalığına sahip kişiler ve erkeklerde risk grubu olarak kabul edilmektedir. Fakat daha öncede belirtmiş olduğumuz gibi hastalığın nedeni kesin olan bilinmez. Bu nedenlerden hiçbirine sahip olmasanız dahi gözünüzde pterjium gelişebilir.

Pterjium hakkında sorularınız için bize Whatsapp iletişim hattımızdan ulaşabilirsiniz.

Pterjium Tedavisi Nasıl Yapılır?

Gözde et yürümesi tedavisi olarak kullanılan ilerlemeyi durdurmak ve hastalığı kalıcı olarak engellemek için kullanılan çeşitli yöntemlerden söz etmek mümkündür. Göz damlası uygulamaları özellikle de hastalığın ilerlemesini yavaşlatmak amacıyla kullanılan bir yöntem olarak dikkat çekmektedir.

Damla tedavisi; göz kuruluğunu ortadan kaldırmak, hastalığın ilerleyişinin yavaşlatılması ya da tamamen durdurulması ve göz yüzeyinde oluşabilecek iltihapların giderilmesi amaçlarıyla kullanılmakta olan bir yöntemdir.

Bu yöntemler yalnızca hastalığı önleyici ve ilerlemeyi yavaşlatıcı nitelikte tedavi yöntemleridir. Bu yöntemlerle hastalığı tamamen ortadan kaldırmak gibi bir durum söz konusu değildir. Damla tedavisi ya da cerrahi operasyon dışındaki herhangi bir yöntem pterjiumun tamamen ortadan kalkmasını sağlayamaz. Pterjiumu ortadan kaldırmak için bölgede gelişen fazlalık dokunun alınması gereklidir.

Pterjiumun tek kalıcı tedavi yöntemi cerrahi operasyondur. Cerrahi operasyonla gözde oluşan fazlalık doku alınır ve bu sayede sorunun kökünden çözümü sağlanmış olur. İyi bir cerrahi uygulamanın yapılması ile başarı oranı %85’in üzerine çıkmaktadır.

Pterjium Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Ameliyat; gözde et yürümesi hastalığının hastanın görüşünü etkileyecek denli büyümesi, kornea dokusuna zarar vermesi ya da estetik bozuklukların ortaya çıkması ya da kornea merkezine doğru ilerleme eğilimi gösteriyor olması gibi durumlarda başvurulan bir tedavi yöntemidir. Cerrahi yöntem, kesin bir tedavi yöntemidir. Pterjium ameliyatı sonrasında hastalığın tekrarlama ihtimali bulunmaktadır.

Ayrıca hastalık bu nüks etme durumunda çok daha agresif bir şekilde gelişim gösterebilmektedir. Bu nedenle ameliyatla birlikte hastalığın tekrardan ortaya çıkma ihtimalinin de ortadan kaldırılması hedeflenir.

Komplikasyon riskinin azaltılması, daha rahat bir iyileşme sürecinin sağlanması ve ameliyatın başarılı sonuç vermesi adına alanında uzman, deneyimli mikro cerrahi alanında bilgili göz hekimlerini tercih etmeniz tavsiye edilir. Pterjium ameliyatı günümüzde iki farklı yöntem kullanılarak yapılır.

Greftsiz Pterjium Eskizyonu: Göz bölgesi lokal anestezi yardımıyla uyuşturulur ve korneaya doğru ilerleyen doku kesilerek alınır.

Greftli Pterjium Eskizyonu: Greftli eskizyon günümüzde greftsiz yönteme göre daha sık tercih edilir. Bu yöntemde hastalığın ameliyatın ardından tekrarlama ihtimali daha düşük olup, iyileşme süreci daha konforlu bir şekilde geçmektedir.

Bu yöntemde göz bölgesi damla anestezi yöntemiyle uyuşturulur. Ortalama 30 dakika süren bir cerrahi operasyon ile birlikte fibroblastik doku tamamen temizlenir. Hastalığın nüks etme ihtimalinin en düşük seviyeye indirilmesi açısından sağlıklı gözün alt kapağından alınan doku, operasyon yapılan dokuya nakledilir.

Bu nakil dikiş yerine kullanılan dolgu yapıştırıcılar ya da kendiliğinden erime özelliğine sahip dikişler kullanılarak yapılır. Biz kliniğimizde dikişsiz pterjium ameliyatı tekniğini yani doku yapıştırıcısı ile otogreftli pterjium ameliyatını tercih ediyoruz. Tekrarlayan pterjium vakalarında ameliyatın ardından tekrar nüks etme durumunu ortadan kaldırmak adına uzman hekim tarafından bazı ilaçlar reçete edilebilmektedir.

Gözde Et Yürümesi Ameliyatı Sonrasında Dikkat Edilmesi Gerekenler

Hastalığın nüks etme ihtimalini zayıflatmak ve iyileşme sürecinin daha konforlu geçmesini sağlamak amacıyla ameliyatın ardından dikkat etmeniz tavsiye edilen bazı hususlar vardır. Bu hususları şu şekilde sıralayabiliriz;

• Tedavinin desteklenmesi açısından 6 aya kadar süren suni damla kullanımı reçete edilebilir
• Operasyonun ardından gözlük değişim ihtiyacı bulunur. Değişim, ameliyattan yaklaşık 1 ay sonra yapılacaktır.
• Gözler, güneş ışığı gibi UV ışını kaynaklarından mümkün olduğunca uzak tutulmalıdır. Bu nedenle özellikle de güneş ışığına fazlaca maruz kalan bir yaşam tarzınız varsa günlük hayatta güneş gözlüğü kullanmanız gerekecektir.
• Tozlu ortamlardan kesinlikle uzak durmalısınız. Eğer bu ortamlardan kaçamıyor, bu ortamlarda çalışıyorsanız da koruyucu gözlük kullanmalısınız.
• Özellikle de kuru ortamlarda suni damla kullanılmalıdır. Göz kuruluğunun önüne geçmelisiniz.

Instagram’da bizi takip etmek için tıklayınız.